6 Kasım 2024 – Selim SEZER
Havacılık sektörü, küresel ekonominin bel kemiğini oluşturan ve milyonlarca insanı her gün güvenli bir şekilde taşıyan kritik bir endüstridir. Bu sektörün en büyük önceliği, uçuş güvenliği ve emniyet standartlarının her zaman en yüksek düzeyde tutulmasıdır. Ancak, artan dijitalleşme ve veri akışlarıyla birlikte güvenliği sağlamak, özellikle bilgi paylaşımı ve verilerin doğruluğunu güvence altına almak açısından büyük bir zorluk oluşturmaktadır. İşte tam bu noktada blockchain teknolojisi, havacılık emniyetinde devrim yaratabilecek yenilikçi bir çözüm olarak öne çıkıyor.
Özellikle son yıllarda birçok alanda yeniliklere imza atan blockchain teknolojisi temel olarak akıllı kontratların oluşumu ile başlamıştır. Akıllı kontrat, altında herkesin imzası olduğu şifreli ve bir anahtarı olan kontrat olarak düşünebilirsiniz. Akıllı kontratta her değişiklik yapıldığında önceki kontratta son imza atan kişinin imzası vardır. Bu sayede aşağıdaki görselde de gözüktüğü üzere zincir şeklinde bir bağlantı oluşturulur ve önceki bilgilerin de değiştirilemeyeceği garanti altına alınmış olur. Bu sistemi temel alan blockchain teknolojisi günümüzde oldukça gelişmiş çok daha farklı matematiksel formüller ile doğruluğu arttırılmıştır.
Havacılık sektöründe güvenlik, uçuşların sorunsuz ve emniyetli bir şekilde gerçekleşmesi için en önemli unsurlardan biridir. Uçak bakımları, pilot lisansları, yedek parça tedarik zinciri ve uçuş kayıtları gibi birçok kritik bilgiye dayanan bu emniyet süreci, yalnızca doğru ve güncel verilere erişimle sağlanabilir. Ancak, bu tür hassas verilerin güvenliği ve doğruluğu her zaman garanti altına alınamadığı için sektörde ciddi bir güvenlik riski oluşabilir. Blockchain teknolojisi ile aşağıdaki alanlarda çok büyük gelişmeler bizi beklemektedir.
Blockchain teknolojisi ile yukarıda bahsedilen alanların birbirleriyle güvenli bir şekilde haberleşmesi sağlanabilir. Geleneksel sistemlerde, uçak bakım kayıtları, yedek parça tedarik zinciri, engel bilgileri ve uçuş ekiplerinin lisans verileri gibi kritik bilgiler genellikle farklı veri tabanlarında tutulur ve bu bilgiler arasında manuel ya da merkezi bağlantılar kurmak gerekir. Ancak, blockchain sayesinde tüm bu bilgiler, merkezi olmayan bir ağ üzerinde güvenli ve şeffaf bir şekilde birbirine entegre edilebilir.
Örneğin, bir havaalanının yakınlarında inşa edilen yeni bir yüksek bina veya radyo kulesi gibi potansiyel bir uçuş engelini düşünelim. Bu tür bir engelin konum ve yükseklik bilgileri blockchain ağına eklendiğinde, bu bilgi otomatik olarak tüm ilgili havacılık otoriteleri, pilotlar ve hava trafik kontrol merkezleri ile paylaşılır. Böylece, uçuş planlaması sırasında rotalar güncellenir ve engelin tehlike oluşturabileceği durumlarda pilotlar gerçek zamanlı olarak uyarılır. Aynı şekilde inşaat için kurulan bir vincin kaydı da anlık olarak tüm otoritelere haber verebilir ve kaldırıldığında durum güncellenerek uçuş emniyeti sağlanmış olur. Blockchain’in sağladığı bu merkeziyetsiz ve şeffaf yapı, engel bilgilerini doğruluğunu korurken tüm paydaşlar arasında anlık bilgi paylaşımı sağlar.
Havacılık emniyetinde blockchain teknolojisi, sektördeki güvenlik standartlarını artırmak için devrim niteliğinde bir potansiyel taşımaktadır. Parça izlenebilirliğinden bakım kayıtlarına, lisans doğrulamasından engel yönetimine kadar birçok alanda güvenliği sağlarken, veri bütünlüğünü ve doğruluğunu garanti altına alır. Bunun farkında olan EASA VIRTUA programı kapsamında Aralık 2023 yılında blockchain webinarı düzenlemiş ve havacılık sektörünü bu alanda geliştirmek için bütçe ayırmıştır. Haritaevi Havacılık ve Haritaevi Havacılık Ar-Ge ekipleri olarak bu konuda tüm hızımızla çalışmalara devam ediyoruz.